League of Legends evreni, hala pek çoğumuzun bilmediği gizemler barındırıyor. Oyunun içinde bulunan 150’den fazla şampiyon ve 1300’den fazla kostümün hepsinin kendine has özellikleri var. Ancak bu kostümlerden biri olan Jaximus’un hikayesi gerçekten de oldukça özel.
Riot Games, oyuncu kitlesine her zaman çok önem veren bir şirket oldu. League of Legends’ın uzun yıllardır süren başarılı gidişatının ardında yatan sebeplerden biri de bu olabilir. Kimi zaman sinirlenip oyunu bıraksak bile bir şekilde oyuna geri döndük ve kaldığımız yerden devam ettik.
Şimdi size anlatacağımız hikaye de tıpkı bizler gibi bir League of Legends oyuncusunu konu ediniyor. Ancak bu, öyle standart bir oyuncu değil. Öyle ki League of Legends evrenine kalıcı bir iz bıraktı. Nasıl olduğuna geçmeden önce Joe’yu biraz tanıyalım.
Joe bir kanser hastasıydı.
Dünyaya farklı bir gözle bakan ve her zaman etrafına neşe saçan Joe, kemik ve yumuşak dokularda görülen Ewing Sarkomu hastalığına sahipti. Bu sebeple de hayatı bir hayli zordu. Hastalık, hareket kabiliyetini etkiliyordu ve kendisini fazla yormaması gerekiyordu. Joe da öyle yaptı, kendisini fazla yormayacağı bir çözüm buldu: League of Legends oynamak.
Zamanının bir kısmını bu oyunda Jax adlı şampiyonu oynayarak geçiriyordu. Ancak öte yandan hastalığı ilerlemeye devam ediyordu. Bir gün Joe, Make-a-Wish (Bir Dilek Tut) Vakfı aracılığıyla Riot Games’in ABD’de bulunan ofisini ziyaret etme şansı yakaladı.
Joe’nun ziyareti sırasında Riot Games ekibinin aklına muazzam bir fikir geldi.
Joe’nun en sevdiği şampiyonun Jax olduğunu öğrenen ekip, bu genç adama bir teklifle gitti. Eğer kabul ederse Joe ile birlikte bir Jax kostümü tasarlayacaklardı. En sevdiği şampiyonun yeni kostümünün geliştirilmesine yardımcı olmak Joe için büyük bir fırsattı.
Elbette Joe bu teklifi büyük bir mutlulukla kabul etti ve ekiple birlikte çalışmalara başladılar.
Eğlenceli geçen geliştirme aşamasından sonra nihayet yeni Jax kostümü “Jaximus” hazırdı.
Kostüm dışarıdan bakıldığında standart, hatta günümüzdeki kostümler düşünüldüğünde oldukça basitti. Ancak çok güzel bir amaca hizmet ediyordu ve aslında bir oyuncunun ‘dileğiydi’. Bu sebeple Riot Games ekibi, oyunun çıkışının hemen ardından kostüme özel bir indirim uyguladı. Satışından elde edilen gelirler ise daha fazla insanın ‘dileğinin’ gerçekleşmesi için Make-a-Wish Vakfı’na bağışlandı.
Maalesef ki Joe en sevdiği şampiyonun bu özel kostümüyle fazla oynayabilme fırsatı bulamadı.
Kostümün çıkışından kısa bir süre sonra Joe, hayata gözlerini yumdu. Oyuna bıraktığı iz ise bugün bile karşımıza çıkmaya devam ediyor. Nitekim Jaximus kostümü hala bu replikle oyunda yer almaya devam ediyor.
Üstelik Joe yalnızca dileğiyle değil aynı zamanda gidişiyle de Riot Games ekibini etkilemeyi başardı. Sonrasında çıkan “Meka Krallıkları Jax” kostümünde de unutulmadı.
Belki de ekibin en savaşçı üyelerinden biri olan Joe’nun gidişinin ardından Jaximus kostümüne özel bir replik eklendi: Bu senin için, evlat! (0:10)
Ardından çıkan Meka Krallıkları, Jax kostümünde de Joe yine unutulmadı ve bu kostüme de şu replik eklendi: Tam bir savaşçısın, evlat! (0:35)
League of Legends oyuncuları mutlaka bu replikleri hatırlayacaktır. Şimdi ise hepimiz bu repliklerin ve Jaximus kostümünün hikayesini çok daha iyi biliyoruz. Joe, en sevdiği oyunda bıraktığı bu kalıcı izle belki de League of Legends’ın en unutulmaz oyuncularından biri olmayı başardı.