Günümüz Türkiye’sinde pokemonlar gerçek olsaydı ve biz de kariyer olarak Pokemon ustası olmayı seçseydik hayatımızı idame ettirecek kadar para kazanabilir miydik?
Nintendo, zamanında PETA gibi organizasyonları da biraz kızdırarak doğada çeşitli yaratıklar yakalayıp onları dövüşe zorladığımız, bu dövüşler sonunda da para kazanıp kaybettiğimiz bir oyun çıkarmıştı. Sonrasında da bu oyunu daha da popüler hâle getirip dünya çapında bir fenomene dönüştüren çizgi filmi yayınlandı. Bu seri, Pokemon’du.
Aslında Pocket Monster’ın kısaltması olan bu isim, küçük bir topla yakalanan yaratıkların çocukların ceplerinde taşındığı bir hikâye anlatıyordu. Diyelim ki Pokemonlar gerçek, biz de dedik ki “Lanet olsun atom fiziğine de profesörlüğe de; ama öğreniciim, pokemon yakalamayı, dövüştürmeyi, Pokemon ustalığını.” ve yola çıktık. Bu yolculuk, bize para kazandırır mı? Dev stadyumlarda görkemli turnuvalar yapan eğitmenler gerçekten para kazanıyor mu?
Pokemon’un parası, Pokemon’un dünyası.
Pokemon dünyasında ana para birimi, Pokemon doları olarak adlandırılan bir para. Pokemon Mystery Dungeon oyunlarında ise Poke diye bir paradan bahsediyorlar. Oyunun ana dili olan Japoncada kullanılan kanji (Japon harfi), “yen” için kullanılan ile aynı. Bu arada yenin karşılığı lira değil, kuruştur. Japonya’da para birimleri arasında bizdeki gibi bir ayrım yok.
Pokemon dünyasında neyin ne kadar tuttuğunu bilmiyoruz, o konuda bir bilgi yok. İlk oyunlarda bisiklet 1 milyon pokedolardan satılıyor ama o, teknik olarak oyun içinde bir görev ile açılsın diye yapılmış bir engel; yani gerçekçi bir fiyat değil. Öte yandan bu oyunda Pokemon’daki yaşam ile dünyamızdaki yaşamı bağdaştırabilmek mümkün.
Pokemon oyunlarının geçtiği farklı bölgeler, dünya üzerindeki çeşitli yerlerden esinlenilerek oluşturuluyor. Daha önemlisi, çeşitli pokedex açıklamalarında Çin gibi ülkelerden söz ediliyor. Hatta ilk serinin spor salonu liderlerinden Lt. Surge için “Lightning American” deniyor, yani Amerika da var ama alternatif hâliyle. Yani Türkiye de bu dünyanın bir parçası olabilir gayet, hem de fiyatları çok da oynatmamıza gerek yok.
İşte şimdi hesap yapmaya başlayabiliriz.
Yaz aylarında en sevdiğim şeylerden biri olan dandik pastane limonatası, burada çok işimize yarayacak. Zira Pokemon oyunlarında yer alan bazı dükkânlardan ve otomatlardan alabildiğimiz üç tane içecek var. Bunlar da şişe su, soda ve limonata; sırasıyla 200, 300 ve 350 pokemon dolarına satılıyorlar.
Japonlar limonataya limonata demiyorlar çünkü Türkçe konuşmuyorlar; mikkusuore diyorlar. Yani aslında böyle sütlü kremalı bir içecek bu, tam limonata değil ama çeviride limonata olmuş. Olay şu ki Japonya’da bulunan Pokemon Center adlı mağazalar zincirinde bu ürün Mix au Lait adıyla satılıyor. Hatta bu ürünleri alabileceğiniz otomatlar da var, zira Japonya demek otomatlar demek bir yerde.
Japonya’da Neredeyse Her Adım Başı Otomat Görmenizin Hiç de Öyle Basit Olmayan Sebepleri
Buradaki önemli nokta şu ki, teknik olarak iki paralel dünyada aynı ürünün aynı şekilde alınması durumunda ödenecek fiyatı biliyoruz. Oyunda 350 Pokemon doları olan içecek, gerçekte ise 150 Japon yeni. 1 TL bugünün şartlarında 5,38 yen, 1 yen ise 2,33 pokedolar. Hop yapıyorum bir çarpma ve sonuç 12,54 çıkıyor. Yani 12,54 Pokemon doları, 1 TL ediyor.
Pokemon ustaları nasıl para kazanıyor peki?
Başkalarının pokemonlarını kendi pokemonlarımızla dövüp milletin parasını alıyoruz. Oyun rehberlerine göre bütün pokemon eğitmenlerini ilk denemede döver, bütün spor salonlarından ilk dövüşte galip ayrılırsak aşağı yukarı 325 bin pokemon doları kazanıyoruz. Yani elimize geçen para, toplamda 25.917 TL oluyor.
Peki bu para, Pokemon ustası olmak için çalışmaya değer mi?
Her şeyi bir kenara koyup 10 yaşında bir çocuğun tek başına gezebildiği ütopik bir dünya düşünelim. Bir Pokemon ustası olmak için 8 rozet toplamak gerekiyor. Türkiye Şampiyonası İstanbul’da olsa, her bölgede birer spor salonu bulunsa ve İstanbul’da da Marmara’nın 2. spor salonu olsa, bakalım bu para yetecek mi?
Spor salonları İzmir, Antalya, Bursa, Ankara, Trabzon, Diyarbakır, Ardahan ve İstanbul olsun. Bizim yolculuğumuz İzmir’den başlayacak. Sırasıyla Antalya, Ankara, Diyarbakır, Ardahan, Trabzon, Bursa ve İstanbul’a gideceğiz.
Yolculuk masraflarımızı da hesaplayalım:
- İzmir’den Antalya’ya: En ucuz bilet 319 TL
- Antalya’dan Ankara’ya: En ucuz bilet 300 TL
- Ankara’dan Diyarbakır’a: En ucuz bilet 790 TL
- Diyarbakır’dan Ardahan’a: En ucuz bilet 600 TL
- Ardahan’dan Trabzon’a: En ucuz bilet 450 TL
- Trabzon’dan Bursa’ya: En ucuz bilet 750 TL
- Bursa’dan İstanbul’a: En ucuz bilet 188 TL
- İstanbul’dan İzmir’e dönüş: En ucuz bilet 344 TL
Toplamda sadece yola ödenecek ücret 3.741 TL olarak karşımıza çıkıyor. Şimdi bu çocuk her gittiği yerde kalacak bir yere, yiyecek yemeğe ihtiyaç duyacak tabii. Maaşın 25.917 TL olduğunu da düşünürsek yetip yetmeyeceğini siz düşünün artık.
Peki siz bir pokemon eğitmeni olmak ister miydiniz?
